Emir Sadrettin (Karanlık) Kümbeti

Doğal ve Kültürel Miras Türbe

(Yakutiye, Erzurum, 1308 - )

Emir Sadrettin Kümbeti ya da yaygın adıyla bilinen Karanlık Kümbet, Erzurum'un Yakutiye ilçesinde, Gülahmet Caddesi üzerinde, Gölbaşı semtinde, Derviş Ağa Camii'nin karşısında bulunmaktadır. 

Kümbetin güneye bakan cephesine açılan pencere üzerinde kufi hatlı bir kitabe bulunur. Bu kitabeye göre yapı, Sadrettin Türkbeğ tarafından 708 H.-1308 M. yılında yaptırılmıştır. Kitabe şunlar okunmaktadır;  

“Ammere bi imareti hazihil kubbetü el emir el kebir Sadrettin Türkbeğ (b) in Vecihiddin Tuğbey fi sene semane sebamie- Bu türbenin yapılmasını 708 senesinde büyük emir TürkBey (Tuğbey) Vecihiddin'nin oğlu Sadreddin Türk Bey emretti". Bu kitabenin üzerinde şifreli harflerle yazılmış ve usta kitabesi olduğu sanılan yıldız biçimli yazının da Tercan Mama Hatun Türbesi ile Beyşehir Eşrefoğlu Camii kubbesinde aynen tekrar edilmesi ilginçtir. İlhanlı eseri olan kümbeti yaptıran Sadreddin Türkbey ve babası Vecihiddin Tuğbey hakkında kesin bir bilgi bulunmamakla birlikte H.663/M.1264 yılında Horasan’da Abaka hanın veziri Vali olan Hoca Vecihiddin isminde biz zat olduğu bilinmektedir. Erzurum’da bir savaşta ölmüş olması ve buraya gömülmüş bulunması çok muhtemeldir.  

İçte ve dışta kesme taş malzemeli kümbet, dıştan onikigen gövdeli iken içte silindirik bir gövdeye sahiptir. Cenazelik katı da bulunan yapı, içten kubbe dıştan külahla örtülmüştür. Emir Sadrettin Kümbeti’nin bu plan düzeni Selçuklu ve İlhanlı döneminde yapılan mezar anıtlarıyla aynı özellikler gösterir.

Kümbet, köşeleri pahlı kare planlı cenazelik katı üzerinde yükselmektedir. İçerisinde iki sanduka bulunan cenazeliğe, kuzeydoğu köşesine açılan küçük bir giriş ile ulaşılmaktadır. Üzeri aynalı tonozla örtülen bu bölüm güney, doğu ve batısına açılan mazgal pencerelerle aydınlatılmaktadır. Bu pencerelerden bugün sadece batıdaki açık olup, diğer pencereler kapatılmıştır. İçeride bulanan mezarlardan ilki, kümbetin bulunduğu mevkide yapılan bir savaşta şehit düşen birine, diğeri de onun türbedarına ait olduğu söylenmektedir.

Cenazelik katından onikigen gövdeye geçiş kalın kaval silmeler belirlenmiştir. Onikigen gövde, çifte sütuncelere oturtulan basık sivri kemerlerle hareketlendirilmiştir. Kemerlerin üzerinde silindirik forma dönüşen gövdenin üst kısmında kırmızı taşlarla oluşturulmuş geometrik hatlı örgü motifi bulunur. Kümbet, külah ve taş malzemeli bir alemle sonuçlanmıştır.

Kümbetin aydınlatması doğu, batı ve güney cephelerine açılan pencerelerle sağlanmış olup güney cephesindeki penceresi gelişmiş özellik gösteren beş sıralı mukarnas kavsaraya sahiptir. Doğu ve batı pencerelerinde de aynı düzenleme görülür. Yalnızca batı penceresinin mukarnaslarının alt bölümünde kazayağı motifleri dikkat çeker. Ayrıca güney pencerenin üst kısmında 53x36 santimetre ölçülerinde kitabelik, onun da üstünde yukarıda değinilen daire içerisinde ele alınan yıldız biçimli yazıt bulunur. Bu kitabelik, Rus ve Ermeni istilalarından kalan kurşun izlerini hala taşımaktadır. 

Gövdenin her köşesine çifte kaval silme yerleştirilmiştir. Kemerlerin üstkısmından sonrasında gövde silindirik olarak devam etmiştir. Kümbetin doğu, batı ve güney yönde birer penceresi bulunmaktadır. Güney penceresi köşeleri sütunceli ve mukamas kavsaralıdır. Beş sıradan oluşan mukarnaslar gelişmiş bir özellik göstermektedir. Pencerenin üzerinde üç satırlık yazıtı ile ayrıca daire içine alınmış ikinci bir yazıt daha bulunmaktadır (Bkz. Fotoğraf). Doğu pencere de aynı düzenlemeye sahiptir. Batı pencere mukamas kavsaralıdır ve mukamasların altında kazayağı motifleri vardır.
Türbeye giriş kuzey yönde olup, buraya tek yönlü beş basamaklı bir merdivenle çıkılarak ulaşılmaktadır. Zengin bir düzenleme gösteren giriş, mukarnas kavsaralı olup sivri kemerle sınırlandırılmıştır. Kapının üstüne bulunan kitabelikte kûfî hat ile yazılan Allah ve Muhammed yazıları kısmen kırılmıştır. 

Türbe içeriden silindirik planlıdır. Kubbeyle örtülü iç kısımda doğu ve batı pencerelerinin üst kısmında birer üst dehliz penceresi dikkat çeker. Ayrıca güney penceresinin atkı taşından yukarısı mukarnaslarla örülerek bu bölümün aynı zamanda mihrap işlevi görmesi sağlanmıştır. 

Yararlanılan Kaynaklar

Konyalı, İ.H. (1960). Abideleri ve Kitabeleri ile Erzurum Tarihi. İstanbul; Yurttaş H. vd, (2008). Yolların, Suların ve Sanatın Buluştuğu Şehir Erzurum. Erzurum; Gündoğdu H., Bayhan, A. A. ve Arslan M. (1960). Sanat Tarihi Açısından Erzurum. Erzurum.